featured

KOLTUK SEVDASI HASTALIĞI

service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Çoğunlukla siyasilerde görülen ve de makamı terk edememe durumu olan bu sevda Türkiye’de de delicesine, önlenemez bir şekilde yaşanan bir sevdadır.

Tabii ki hiçbir kimse kaba yerini koyacağı basit bir alet için bu sevdaya düşmez.

Söz konusu sevdaya düşenler, koltuğun sağladığı imkânlardan istifade edip, her nedense bu imkânlardan vaz geçemeyerek o koltuğa yapışmak ve yapıştıkça da körleşereksağırlaşmaktadırlar.

Oturanları körleştirip ve sağırlaştıran bu koltuk, bildiğimiz üzere kaba yerin konularak kullanılmasından öte, toplumda adaletin, düzenin ve huzurun sağlaması için kullanılan manevi bir güçtür.

O Koltuğa oturmak demek bu manevi gücü kullanmak demektir. İşte bu gücü toplum yararına değil de süreç içinde kendi ve yandaşlarının çıkarları için kullananlar kendi güç ve saygınlıklarından yoksun ve de Koltuk sevdası dediğimiz hastalığa yakalananlardır.

Koltuğun gücünü toplumdan, adaletten yana kullanması gereken bu tür hastalar (Koltuk sevdasına yakalananlar), koltuğun gücünü kendisinin cüymüş gibi, kendisini çevreye ispat etmeyi ve saygınlık kazanmayı amaçlar. Bu da gösteriyor ki o kişi, koltuk olmadığında bir hiçtir.

Dolayısıyla hiç olmamak için koltuğu bırakamayan koltuk Sevdasına tutulmuş bu tür hastalarla sürekli karşı karşıyayız.

Oysa kişi, koltuk gücünden önce, kendisinin güçlü olduğuna yürekten inanma gerekir. İnanmakla birlikte gücünü debilmelidir. Güçlü olduğunu bilen biri, zaten kimseye gücünü ispatlama ve saygınlık kazanma derdine düşmez.

Çünkü o kişinin koltuk saygınlığından önce kendisine olan saygınlığı vardır. Saygınlık koltuk saygınlığından önce onadır. Bu durum da, onun bir koltuk sevdası hastası olmasını engeller.

Koltuk Sevdası hastalarında ise saygınlık koltuk gücüne dayanmaktadır. Koltuk gücü bitince saygınlıkları da bitiyor.Çünkü güç ve saygınlık koltukta kalıyor..!

Koltuk sevdasına yakalanmış bu tür hastalarla mücadele etmek için kendimize ve de seçmene sormamız gereken sorular var.

Koltuk Sevdası hastalığına yakalanmış bu hastaları, hastalıktan kurtarmak mümkün mü?

Bu tür hastalıkların tedavisi var mıdır?

Koltuk Sevdalısı olanların başına gelebilmesi muhtemel şeylerden, onları başa getirenlerde (seçmenlerde) ne tür sıkıntılara yol açar?

Onları başa getirenlerin sıkıntılarının giderilmesi için çare var mıdır?

-Var ise onların tedavi etmek ve bu illetten (Koltuk Sevdası hastası) onları da kurtarmak mümkün müdür?

-Mümkün ise ne tür bir tedavi gerektirmektedir?

-Bu türden bir tedavi nasıl ve nerede yapılmaktadır?

-Bu illetten (Koltuk Sevdası hastası) kurtulmak isteyenler ne yapmalıdır?

Söz konusu Koltuk Sevdası Hastalığı tedavisinin mümkün olup olmadığına dair tüm sorulan sorular için tek bir tedavi yolunun var olduğudur. O da SANDIK’tır.

Zira;

Sandık, vicdandır.

Sandık namustur.

Sandık gerçektir.

Ancak sandık, aynı zamanda şu ya da bu bahanelerle yanılanları, yanıltılanları, kananları, kandırılanları, uyutanları, uyutulanları, çıkarlarını yanlış yerlerde görenleri bile süreç içinde ne yazık ki afedendir.

Bilinsin istedim…!

Cemile ÖZEKER

2
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
KOLTUK SEVDASI HASTALIĞI

Yorumlar kapalı.

Giriş Yap

Edirne Gerçek Gazetesi - Edirne'nin Gerçek Sesi ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin