featured

DÜNYA KADIN HAKLARI GÜNÜ VE TÜRK KADININ SEÇME VE SEÇİLME HAKKI

service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

1789’da Fransız Ulusal Meclisinde okunan ve günümüzdeki İnsan Hakları Evrensel Bildirgesinin hazırlanmasında esin kaynağı olarak bilinen İnsan ve Yurttaş Hakları Bildirgesinde yer alan “insan” (homme) sözcüğünün yalnızca erkeği kastetmesi nedeniyle 1791 yılında Olympe de Gouges, karşı bir bildirge olan Kadın ve Yurttaş Hakları Bildirgesini yayımlar. Bu insanlık tarihindeki ilk kadın hakları bildirgesidir.
İlk başlarda büyük bir coşkuyla desteklediği Fransız Devriminin süre içinde kadınlara yönelik duyarsızlığını fark eden Olympe de Gouge bu duyarsızlığa karşı devrimin en önemli ismi olan Maximilien Robespierre’e yönelik eleştirilerini yayımlamaktan çekinmeyerek yazılarındaki üslubunu her geçen an daha da sertleştirir.
Nihayetinde devrim sonrasında yaşanan terör ve kaos döneminden kurtulmak için bölünmez bir cumhuriyet, federal bir hükümet ya da anayasal monarşi arasında bir seçim yapılması için halk oylamasına gidilmesini öneren bir yazı yayımlar. Yayımladığı yazı nedeniyle 1793 yılında tutuklanır. Tutukluluk sürecinde kendisine avukat tutma hakkı dahi tanınmaz. Bu yüzden kendi savunmasını kendisi yapar. Yargılama sonucunda ise idamına kararı verilir. Bu kararı engellemek için hamile olduğunu iddia eder; ancak yapılan kontrol sonucunda bu iddiasının doğru olmadığı anlaşılır ve kendisini, 3 Kasım 1793’te halkın önünde giyotinle idam ederler.
Türkiye’de ise İlk kadın hakları bildirgesi olan “Kadın ve Yurttaş Hakları Bildirgesi’nin Atatürk tarafından taçlandırılarak 1930 yılından itibaren çıkarılan bir dizi yasa ile kadınların önce belediye seçimlerine katılma, sonra köylerde muhtar olma, ihtiyar meclislerine seçilme hakları, ilerleyen süreçte bu kez de milletvekili seçme ve seçilme hakları, 5 Aralık 1934’te Anayasa ve Seçim Kanunu’nda yapılan yasa değişiklikleri ile tanındı.
lşkpçö tüm dünyada kadınların daha insanca yaşama isteğini dile getirdikleri bir mücadele ve dayanışma günü olarak kutlanmaktadır. Bu anlamlı gün; kadın sorunlarının gündeme getirilmesi, bu konuda bir farkındalık yaratılması ve çözümler bulunması yolunda önemli bir gündür.  Demokratik toplumlarda erişim ve katılım noktasında kadınlara verilen haklar büyük öneme sahiptir.

Çağdaş, demokratik, ileri bir toplum için kadınların güçlendirilmeleri, etkinlik alanlarının genişletilmesi, eğitim, istihdam, sağlık, siyaset, hukuk vb. alanlarda eşit fırsat ve olanaklardan yararlanmalarının sağlanması büyük önem taşımaktadır.
Bundan tam 89 yıl önce; 5 Aralık 1934’te Anayasamızda ve Seçim Kanununda yapılan değişikliklerle Türk kadınları; Fransa, İtalya, Belçika ve İsviçre gibi birçok batılı ülke kadınlarından daha önce seçme ve seçilme haklarını çok erken denebilecek bir tarihte kazanmış olmalarına rağmen; günümüzde kadın ve erkeğin eşit yurttaş mücadelesinde gelinen nokta ise; nüfusumuzun 49,9’u kadınlardan oluşmasına rağmen kadınlarımızın fiili olarak “eşit yurttaş” olamadıkları açıktır. Fırsat eşitliğinin sağlanamaması, kadın istihdamın arttırılmaması, siyasi karar alma mekanizmalarının içinde kadının yeterince yer alamaması, kadının insan haklarının ihlaline devam edilmesi bilinen gerçeklerdir.

Ülkemiz kadınına yönelik her türlü eşitsizlik, hak ihlali ve şiddetin önlenmesinde önem arz eden yasal mevzuat ve düzenlemelerin var olmasına rağmen son 20 yıl içerisinde, kadına yönelik şiddet ve ayrımcılık konusunda kadın cinayetleri, aile içi şiddet, çocuk cinsel taciz ve ölümlerine ilişkin her geçen gün yeni bir olay yaşanırken sadece kanuni düzenlemelerle bu yaşananların önüne geçilemeyeceği, kanuni düzenlemelerin yanı sıra toplumsal olarakta bir zihniyet değişimi ve dönüşümüne gidilmesi gerekmektedir. Dolayısıyla bu süreçte siyasilerin, üniversitelerin, Diyanet İşleri Başkanlığının, Kamu Kurum ve Kuruluşlarının kadına yönelik açıklamaları tavır ve tutumları, kadınların yasalarla elde ettiği kazanımlarını uygulanabilir kılmaları gerekmektedir.

Kadın hakları, hayalleri ve hayatları için devletin; toplumsal zihniyet değişim ve dönüşümüne yol açacak politikalar oluşturması, kadınların insan haklarını koruma altına alan kanunları ve uluslararası sözleşmeleri uygulayarak kadınlara yönelik çalışmalara destek olması, kadına yönelik şiddette kadınları koruyan ve kadınların yaşam hakkının ihlaline meydan vermeyen İstanbul Sözleşmesini tekrar yürürlüğe koyması, toplumsal olarak ihtiyaç duyulan zihniyet değişim ve dönüşümü için, yasaları uygulaması, çalışma hayatının her kademesinde kadının temsil gücüne yer verilmesini sağlaması, fıtratta farklılık haklarda eşitlik eksende çalışma hayatını düzenlemesi, şiddet ve tacizden arındırılmış çalışma ortamını sağlanması konularında kadınların isteklerine yanıt vermesini talep eden kadınlar haklı oldukları bu alanda toplumun tüm kesimlerini duyarlılığa çağırmaktadır.

Dün olduğu gibi bugünde kadınlar İstekleri karşılık buluncaya kadar mücadeleye devam edecektir.

CEMİLE ÖZEKER

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
DÜNYA KADIN HAKLARI GÜNÜ VE TÜRK KADININ SEÇME VE SEÇİLME HAKKI

Yorumlar kapalı.

Giriş Yap

Edirne Gerçek Gazetesi - Edirne'nin Gerçek Sesi ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin