Amerika’da seçimi kaybeden Donald Trump, sandıktan çıkan yenilgi oylarına itiraz etmiş, sonuç olarak kongre binasına yandaşlarını çağırmıştır. Çıkan çıngar sonunda ölenler olmuştur.
Amerikan savunma bakanlığı ve diğer askeri kuvvet komutanları anayasaya bağlı olduklarını ifade etmelerinin sonucunda direnci kırılan Trump, Meksika sınırını aşmaktan vaz geçip, okyanusu aşıp Avrupa’ ya ulaşır. Çok sevdiği Türkiye’ye Hamzabeyli sınır kapısından ülkeye giriş yapar.
Kendisine verilen güvenlik bilgileri kapsamında şehre girmemesi önerilir.
Yalnız başına nerede sığınacaktı? Uzaktan gördüğü Çingene çadırlarına sığınmak zorunda kalır. En güvenilir yer Çingenelerdi. Kimsenin aklına gelmezdi burada olacağı. Yanında büyük bir sırt çantası vardır. Beden dili ile kendini anlatır. Gariban çingeneler, onun eski Amerikan başkanı olduğunu nereden bilsinler? Arabaya verecek parası olmayan bir turist olarak düşünürler. Ama bir bakarlar ki, misafirlik süreci uzamaya başlar. Çingene kadını Naciye, kadınlar arasında konuşurken; “Bu koca kafalı sarı gacoyu hiç sevmedim” diye söylenmeye başlamış. Trump, ara sıra telefonu ile birileri ile konuşur bilgi alırmış. Telefonda çok sık olarak “TWER” İngilizce ‘kule) kelimesini kullanırmış. Donald Trump, Çingene çadırlarında ateş suyunu (alkol) çok seven Abdullah ile yakın arkadaş olmuşlardı. Çantasından çıkardığı küçük konyakları ona verir, ateş suyunun içinde yanmasını sağlardı. Trump’ın telefon görüşmelerinde çok sık kullandığı “Twer” kelimesinden işkillenen Abdullah, “sarı kafalı gaco galiba bizleri kesmeye geldi” diye düşünmeye başlar. İngilizce’de “Tower” kelimesi ‘kule’ olmasına rağmen sözcük çağrışımı ‘tovar’ çingenece ‘balta’idi.
Abdullah, soluğu Naciye’nin yanında aldı. Naciye falda bakardı. ‘Abe Abdullah ben size sülerim ama siz laftan anlamazsınız. Sizlerde şoro isi, godi nanay! sende sarı kafalı gaconun piizine kaldın. Abe bu adam ev alır ev satar. Galibam bizi incelemeye geldi. Çadırlarımızı yıkacak buraya ev yapacak’ demesi üzerine çadırlarını kaybetmemek adına Abdullah’ı jandarmaya haber vermeye salarlar.
AMERİKA MI KURTULDU? ÇİNGENELER Mİ?
Yaşanan gelişmeler sonunda Çingene çadırlar mı kurtuldu. Amerika mı kurtuldu? Tam olarak anlaşılamadı. Umarız baskı rejimleri değil, demokrasi rejimleri kazanır. Bilinen bir gerçek var: Diktatörler yeniden seçilemedikleri zaman ülkesinde iç savaş çıkarmayı, kaos yaratmaya çalışırlar. En büyük korkuları saltanat rejimlerini kaybetmeleridir. İnsanlık temel haklar ve özgürlükler kapsamında kazanan yine demokrasi olacaktır. “TEK ÇARE DEMOKRASİ, TEK ÇARE DEMOKRASİ”
Yorumlar kapalı.